top of page

Mutlu uyanmak, parayı yönetmek, Merin'in hayvan sevgisi, yaratıcılık

  • sesinakmaz
  • 6 Tem
  • 7 dakikada okunur

ree

5 Temmuz 2025 Cumartesi


Bu sabah 09:30’da uyanmanın şokuyla kalktım. Derin’in bateri dersi için sözleşmiştik. Bazen arabayı şarj ederken sorun yaşadığımız için hemen koşup ne kadar şarj olduğuna baktığımda, hiç şarj olmadığını görünce ikinci şoku yaşadım. Hemen öğretmeni arayıp durumu anlattım, dersi erteledik.


Merin’le balkonda kedileri sevdik. İki kedimiz var. Merin sırayla ikisini de sürekli kucağıma almamı istedi. “Anne hoppa! Anne hoppa!” diyerek sırayla kedileri gösterip kucağıma aldığımda seviyordu. Son günlerde Merin’deki bu değişime inanmıyorum. Doğduğundan beri her gün kediyle, köpekle, ördek ve kazlarla, tavuklarla temas etmesi için çok uğraştım. Fakat yürümeye başladığında hayvanlardan çılgınca korkuyordu. Yanına yanaşmalarına bile izin vermiyor, çığlık atıp ağlıyordu. Ama son zamanlarda, özellikle son günlerde hayvanlardan ayrı kalamıyor. Uyanır uyanmaz köpeğimizle, kedilerimizle, atımızla heme temas kurmak, sevmek istiyor. Bir anne olarak ne kadar mutlu olduğumu anlatmakta zorlanıyorum. Kedilerin balkona çıkıp yatmalarına kızmama rağmen, Merin seviyor diye ses çıkarmaz oldum.



ree

Merin’le atlara su verip yemledikten sonra eve girdiğimizde yerde biraz erimiş buz kalıplarını buldum. Merin bir tabak getirip, bana da oturmamı söyleyerek beraber buz yemek istediğini anlattı. Buzları bir süre önce dolaptan kim çıkarmış olabilir diye düşünmeye başladım. Merin’in bizden önce uyanıp aşağı inmiş olabileceği aklıma geldi. Bu düşünce oldukça endişelenmeme sebep oldu. Merin artık kapıları açabildiği için her şey olmuş olabilir diye geçti aklımdan.



ree

ree

Merin acıktığını söyleyip peynir istedi. Peyniri çıkardığımda doğramak üzere bıçak aldı. Eline pek dikkat etmeden doğramaya çalıştığı için büyük dikkatle ve en az müdahaleyle kesmesine izin verdim. Artık mutfakta her işe dahil olmak, gerçekten yapmak istiyor. Henüz iki yaşında bile olmadığından, zorlansam da elimden geleni yapıyorum.


Derin’in uyandığını fark edince her sabah olduğu gibi sevindik. Evde her yeni uyanan coşkuyla, mutlulukla karşılanır. Sarılır, öpüşür, günaydın deriz. Merin de bunu görüp yeni uyanan kimse ona sarılır, öper, okşar. Serin de uyandı ve hepimizin neşesi yerindeydi. “Annem bugün ne kadar mutlu.” dediler. Ne zaman böyle söyleseler, diğer günlerde nasılım diye düşünüyorum. Hiç duyacağım şekilde “Annem bugün çok mutsuz, sinirli.” dediklerini duymadım. Pozitifi övüp dile getimelerini çok anlamlı buldum. Halbuki regl olmuşum. Bunu duyan çocuklar “Hayret, regl olmana rağmen çok mutlusun.” dediler. Adet döngülerimde kurt kadına dönüştüğümü iyi biliyorlar. Kullandığım vitamin ve mineraller bu dönemleri daha rahat geçirmeme yardımcı oluyor sanırım.


ree

Derin, Merin’e pikler tırmanma oyuncaklarında eşlik etti. Henüz yardımsız inemiyor. Serin çoğunlukla yaptığı gibi kendini koltuğa atıp karnının ağrıdığını söyledi. Neden sık sık karnının ağrıdığını bilemiyorum ama bir sağlık sorunu yok. Uyandığında kendine gelmekte zorlanıyor. Bugün yeterli enerjim olmadığını hissettiğimden, çocuklara mısır gevreği alabileceğimizi söyledim. “Sağlıklı mısır gevreği mi?” diye sordular. “Hayır, düz market mısır gevreği. Sağlıksız olandan.” dedim. Merin de duyunca ellerini kaldırıp “Yeeey!” diye bağırdı. Ne anlıyor da bu kadar mutlu oluyor diye merak ediyorum. Tam konuşamasalar da her şeyi anlamaları ne kadar tuhaf. Marketin yoğunluktan şu an eve teslimat yapamadığını duyunca biz gitmeye karar verdik.


Bir süredir harcamalarımızı not edip dikkat etmeye çalışıyoruz. Aile içinde önemli bir maddi farkındalık sağlamaya çalışıyoruz. Ali’ye göre özellikle ben hala bu konuda başarısızım ama üstünde çalışıyorum. Derin markette dikkatli harcamalar yaptı. Her şeyi hesaplayıp, uygun olanı almaya çalıştı. Paramızın, elimizdekinin değerini fark etmeye başlamış olmamız büyük bir adım. Aslında annem çok tutumlu, hesabını çok iyi bilen bir kadındır. Ailemin tüm kadınları parasını çok iyi yönetir. Benim bu zamana kadar rahatlığımın sebebi Ali’nin tutumlarıydı. Her zaman, ekonomik davranmanın alacağı zamana değmeyeceğini düşünür, pahalı, zahmetsiz olanı alıp, kendine kalan zaman ile çok daha önemli işler yaptığını söylerdi. Fakat sanırım yaşımız ilerledikçe ve ülkedeki tutarsızlık sebebiyle daha çok kazanmanın öncesinde, elimizdekini akıllıca kullanma kararı aldık. Hayatımız çeşitli konularda sessiz bir reform içindeymiş gibi, her gün daha iyiye gidiyor, iyi alışkanlıklar ediniyor, kalkınıyor gibi hissediyorum. Her geçen gün olgunlaşmanın meyvelerini alıyorum. Yaş almayı çok seviyorum.


ree

Marketten sonra, geçen gün alıp kaba duruşundan dolayı beğenmediğim deniz ayakkabılarını iade etmeye uğradık. Merin’in çok uykusu geldiğini biliyor, acele ediyordum. Arabaya döndüğümde uyumuş olduğunu görünce çok şaşırdım. Çocuklar ben arabaya binerken gözlerini kocaman büyüterek sessiz olmamı işaret ettiler. Serin, Merin’i uyuttuğunu anlatırken çok gururluydu. Merin “Neeen neeeen neeen!” diyerek uyumak istediğini anlatmış. Serin de “Uykun mu geldi? Hadi uyu o zaman.” deyip uyuması için yavaşça bacaklarını okşamış. Merin de uykuya dalmış. Bu kadar kısa sürede, duran bir arabada uyuması benim için mucize gibi.



ree

Eve gidince Derin’den atımızı otlağa bağlamasını isteyip, Merin’i yatırmaya gittim. Döndüğümde Serin, ayrıkları sulamak için açtığım hortumun açtığı su yolunda, su öbeklerinde oynamaya başlamıştı. Oynamak için Merin’in uyanmasını beklediğini söyledi. Bu oyunları gördüğümde içim kıpır kıpır oluyor.



ree

ree

Çocuklar marketten aldıkları pizzayı yediler. Merin’in pizza yemesini istemediğimden yemek yapmaya başladım. Çocukların yemeyeceğini bilerek kendime ve Merin’e yemek yaptım. Hava sıcak olduğundan canım çoğu şeyi istemiyor. Taze fasülyeyi haşlayıp, tereyağında kavurduktan sonra yoğurtlamasını yaptım. Bizim buralarda her türlü sebzenin yoğurtlaması meşhurdur, ben de çok severim. Brokoli ve tavuk da haşladım. Mutfakta çalışırken Serin sık sık yanıma gelip yaptığı gemiyi gösterdi, anlattı. Dik durması için, yön vermek için ayrı ayrı neler yaptığını, nasıl döndürüleceğini gösterdi. Sonra da magnet bloklarla dikdörtgen bir kutu yapıp, zarar görmesin diye içine yerleştirmiş. Çocukların ne yaratıcı sanatçılar, mucitler olduğunu düşündüm yaptıklarına bakarken.



ree

ree

Merin uyanınca ikimize tabak hazırlayıp bahçede yemek yedik. Büyük iştahla, afiyetle ne pişirdiysem yemesini, her çocuğu yemek yiyen annenin hissettiği müthiş tatmin olma duygusuyla izledim. Yemediklerinde bir saat sonra acıktım demedikleri sürece dert etmem ama yediklerinde mutlu olduğum bir gerçek.



ree

ree

ree
Serin'in her gün yaptığı pasta ve pizzalardan biri.
Serin'in her gün yaptığı pasta ve pizzalardan biri.

Merin de Serin’in su yolu oyununa katıldı. Suyla ve çamurla oynadılar. Oyun alanlarında gezerken aklıma su yolunun üstüne bir köprü inşa etmek geldi. Ahşap çöp şişleri kesip önce zımbaladım, olmadı. Sonra ahşap yapıştırıcı bulup sabitledim. Aklımıza her an farklı malzemelerden yeni bir şey üretme fikri gediğinden, aklıma gelen, gördüğüm her türlü araç gereci evde bulundururum. Aklıma geleni o an yapamadığımda büyük hayal kırıklığı yaşıyorum, hevesim kaçıyor. Küçücük, yapımının basit olduğunu düşündüğüm bir köprünün bile nasıl dikkat, beceri, sabır gerektirdiğini tekrar fark ettim yaparken. Küçümsemeden, basittir diye hafife almadan, küçük büyük demeden ciddiyetle yapılması gerektiğini anımsattı bu proje bana. Ayrıca beni izleyen çocuklarımın bu küçücük üretim işlerinin parçası olarak neler kazandıklarını sıraladım kafamda. Merin bile iştahla yardım edip, biten köprünün üstünde atı ve ineğiyle mutlulukla oynadı.


Derin, Ali’nin yeni telefon alışverişine yardımcı oldu. Sürekli arayıp telefonları karşılaştırdığı telefonları anlattı. Tüm özellikleri, fiyatları dikkatle inceleyip babasına bilgi verdi. Evde bize böyle fikir veren birinin varlığı, büyük zaman ve enerji kazandırıyor. Derin’deki enerji, istek ve heyecanın kırıntısı bizde yok.



ree

ree

Serin kitabını ve mısır gevreğini alıp koltuğa uzanınca, Merin de aynısını yaptı. Sesli sesli kitabı okuyor, bizi neredeyse gerçekten okuduğuna inandırıyordu. Bu sırada Derin önceki gün görüştüğü arkadaşlarıyla online küp çözdü, sevdikleri filmlerden konuştular. Bizimkinin neredeyse aynısı bir trambolinleri olduğunu duyunca kameralarını açıp karşılıklı zıpladılar. Online arkadaşlıklar da çok değerli günümüz teknoloji dünyasında.



ree

Derin görüşmesini sonlandırınca Merin ve Serin’in su yolu oyununa katıldı. Onlar yeni yollar kazıp, oyunu genişletirken, bugün ata binmek yerine biraz bahçede çalışmak üzere bostana gittim. Viyole diktiğim karpuz ve kavunlar o kadar büyümüşler ki, toprağa dikmeden meyve vermelerinden korkmaya başlamıştım. Pek uzak olmayan bir zamanda, bizim için uzun süreli sürpriz bir yurt dışı tatili kesinleştiğinden, bazen yapmam gereken işler yapmakta zorlanıyorum. Bu sene zaten iki kere İstanbul’a gitmek, bir çok işimi aksattı. Bu tatili de iple çekiyorum ama evden ayrılmadan öncesi ve sonrasını sevmiyorum. Fidanlar meyve verdiklerinde burada olup olmayacağımdan emin olmasam da dikmeye karar verip yerlerini hazırladım. Öncekilerin yanına beş tane kavun, beş tane karpuz daha diktim. Merin yanıma gelip çapa yaptı, dikilecek fideleri dikti. Fesleğenleri tek tek kokladı.Küçücük bir insan olarak gördüğü her şeyi yapmaya çalışması inanılmaz tatlı.


Bahçemi sularken, Ali’nin fidanlarını da suladım. Karşımdaki alt üst olmuş, çöple dolu, dağınık depoya baktım. Gitmeden önce temizlemek istediğimi Ali’ye söylediğimde, kendisi yardım edemeyeceği için, yevmeyeci bulmasını isteyip istemediğimi sordu. İstemediğimi, bana daha çok ayak bağı olduklarını söyleyip “Ben yavaş yavaş hallederim.” dedim. Kendi bildiğim gibi, kendime göre toparlamak istiyorum. Sabun yapımı, ahşap işleme gibi işler yapabilmek için ortam hazırlamak istiyorum. Etrafta “Şimdi ne yapıyoruz?” diyen, ne yapacağını bilmeyen insanlara tahammülüm yok.


Eve girdiğimizde saat 21:30 olmuştu. Derin dün de 23:00 gibi yattığından, tüm gün uykusuz hissettiğini söyleyerek şikayet etti. Ali dışında kimse geç yatmaktan memnun değil bizim evde. Özellikle Derin erken yatmayı seviyor yoksa tüm gün yorgun hissediyor. Aslında Ali de geç yatmaktan memnun değil ama uykusu gelmiyor, elinde değil. Aslında son zamanlarda oldukça erken yatıp erken kalkar olmuştu ama ne olduysa yine düzeni bozuldu. Eve girerken saatin dokuz buçuk olduğunu görünce Derin yine üzülüp kızdı. Çünkü bu akşam film akşamı ve şimdiden yatağa geç kaldılar. Sanırım yazın bu düzene karşı koyamayacağız.


Herkes duş aldıktan sonra Serin piyano çalışmaya başladı. Serin kesinlikle geceleri aktif. Uyumadan önce piyano çalma aşkıyla çalışmaya başlar, çizgi roman yazmaya kalkar, resim çizer, yeni oyunlar bulur. Uykudan önce çok yaratıcı ve üretken oluyor. Çalıştığı parçayı bugün çok daha iyi çaldı. Çocuklar film seçip izlerken, Merin uykusunun geldiğini, meme istediğini söyleyince, herkese el sallayıp yatağa gittik. Dişini fırçalayacağında, hepimizi sayarak hepimizin dişini fırçaladığını anlatıyor. Böylece diş fırçalarken sorun çıkarmıyor.


Tam emzirmek üzere yatmışken, “İyi geceler Merin, iyi geceler kızım.” dediğimde bana da el sallayıp meme emerek uykuya daldı. El sallamak iyi geceler anlamına geliyor böyle zamanlarda.


Çocuklar film izlerken yazı yazdım. Aslında bugün tembellik etmeyi, çocuklarla film izleyip çekirdek yemeyi çok istedim. Hatta yazmaya başlamadan önce küçük bir kase çekirdek yedim de. Bazen başlamak zor olsa da yazmayı çok seviyorum. Yapmadığım zaman büyük bir baskı altında, kötü duygularla tüm gün eziliyorum. Bu sebeple akşamlarımı başka bir programa, film izlemeye ayırmaktansa, “Ben akşamları sadece yazı yazar uyurum.” diyerek alışkanlığımı pekiştirmeye çalışıyorum. Yapılacak listeme tik atmak, sorumluluklarımı yerine getirmek her şeyin üstünde bir doyum veriyor yaşamımın olgun yıllarında.



ree

Çocuklar uyurken Merin’in nasıl bir kişiliği olacağı üstüne meraklı sorular sordular. Derin, Merin’in nasıl bir kişiliği olacağını çok merak ettiğini söyledi. Aslında nasıl bir kişiliği olduğu ortada ama kabiliyetleri arttıkça bunu fark etmek daha kolay oluyor. “Umarım Serin gibi sert bir kız olmaz, yumuşak huylu olur.” dedi Derin. Serin de “Evet ben sert olan, sert olmayı seven bir kızım. Ben böyleyim.” dedi. Serin’in hem bu kadar narin, hem de bu kadar sert olabilmesini oldukça ilginç buluyorum. Hepimizin sahip oldukları armağanlarımız. İçimden Derin keşke böyle söylemeseydi dedim ama müdahale de etmedim. Serin, saat 01:00 olmasını göz ardı ederek kitap okumak istedi. İzin vermedim. “Kitap okumadan uykum gelmez!” dedi. “Bu senin sorunun. Saat çok geç. Hemen uyumalısın.” dedim. “Sana sarılsam daha kolay uyurdum.” dedi. Sarıldım ama sonra tekrar yazıma döndüm. Gözlerim kapanmak üzereydi, zor yazıyordum.


Bitirdiğimde yazıyı yükleyecek enerjiyi bile bulamadım. Uyudum. Sabah yayınlıyorum. Keyifli okumalar ve iyi bir pazar günü diliyorum.

Yorumlar


bottom of page